12 Mart 2019 Salı

FACEBOOK YAZISI

Burada birkaç defa yazdım, ünlü spor markası Asics bir kısaltmadır. Anima Sano In Corpore Sano Latin deyişinin ilk harfleridir. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur demektir. 
Birkaç yıl önce gittiğim Roma'dan bu deyişin Mens Sano in Corpore Sano olarak kare bir taşa yazılmış versiyonunu bu şehri ve ziyareti hatırlatması için almıştım. 
Bu arada Asics'in bir spor markası olarak ortaya çıkış hikayesinde bu markanın Japon yaratıcısının Ikinci Dünya Savaşı sonrası Japon halkının özellikle de gençlerinin psikolojik travmayı atlaması için sporu yüceltme, onu bir terapi enstrümanı olarak kullanma çabasını da görürsünüz.
Egitimli insan kimdir?
Eğitim bizde eğmek kökünden gelir ve orada da kalır, biz çocukları eğerek bükerek beyinlerini bir sürü zırva ile doldururuz. Bizim en iyi yaptığımız iş çocukları bir sürü zırva bilgi ile yamultmaktır.
Ben eğitimin İngilizce education sözcüğünün kökü Latince "educare" anlamının gerçek bir eğitim olduğunu düşünüyorum; anlamı "içeriden dışarıya çıkarmak"'tır.
Iyi bir eğitim dil ile başlar biz bu konuda da çok beceriksiziz, örneğin yabancı bir dili doğru dürüst öğretemiyoruz çünkü Türkçeyi bilmiyor, sadece konuşuyoruz. Özensizlik her yere sirayet etmiştir. Çalıştığım okulun öğretmenleri arasında bir WhatsApp grubumuz var, Türkçe'nin yazım kurallarına kimsenin dikkat ettiğini görmedim, örneğin "yücel beyde gelcek" gibi özensiz yazmaları sık sık görüyorum. (Buradaki yazım yanlışını bulacak Türkçe öğretmeni olmayan öğretmen de çok fazla değildir.)
Bir dilin gramerini bilmiyorsanız o dili bilmiyorsunuzdur. Ikinci aşama belagat yani retoriktir. Güzel konuşma sanatı. Artık kitap okumak, sohbet etmek azaldığı için bunun farkında da değiliz. Adım gibi eminim bu koskoca ülkede Türkçeyi ona yakışan aksanı ve vurgusu ile konuşabilen insan sayısı binlerle sınırlıdır. Çünkü dili tamir eden yazma kültürü de hiç yoktur bizde..
Aslında eğitimin çocuğun "tabula rasa"* olduğunu düşünerek ondan bir sanat eseri çıkarmak olduğunu birçoğumuz bilmediği için bu "tabula rasa"yı karalama tahtasına çeviriyoruz. Hepimiz de bu karalamanın izlerini ömür boyu taşıyoruz.
Acı.
* Boş levha

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder