Midelerinizi hayvan mezarlığı yapmayın.
Hz. Ali
Anne ve çocuk Mahatma Gandi'nin huzuruna çıktıklarında Anne çocuğunu göstererek, "Beni hiç dinlemiyor çok şeker yiyor, lütfen şeker yemeyi bırakmasını söyler misiniz ?"
Gandi "Şimdi gidin bir hafta sonra gelin" der anneye.
Anne ve çocuk bir hafta sonra tekrar Gandi'nin huzuruna çıkarlar ve Gandi çocuğun gözlerine bakarak, "Bir daha anneni dinle ve çok fazla şeker yeme!" der.
Anne Gandi'ye sorar, "Bu sözleri bir hafta önce de söyleyebilirdiniz, neden o zaman söylemediniz?"
Gandi, "Ama bir hafta önce ben de şeker yiyordum"
Beni en çok etkileyen politik liderdir Gandi. Vejetaryendir.
2007 yılının ilk günlerine gelen bir kurban bayramında karar vermiş ve tam dört buçuk yıl vejetaryen bir hayat yaşamıştım sonra ağır spor yapma ve performansımı artırmak için 2012 baharında tekrar et ve balık yemeye başladım.
Iznik ultra'da 136 km koştuktan sonra İznik'in meşhur Köfteci Yusuf lokantasında yediğimiz köfteden sonra bıraktığım vejetaryenlik tekrar aklıma düştü.
Daha önce vejetaryen olmamın üç ayağı vardı. Sağlıklı bir yaşam, hayvanlara yaptığımız hayvanlıklar ve hayvancılık sektörünün neden olduğu çevre kirliliği (Gıda AŞ. belgeselini izleyin) ve dominant olmanın yani insanların tüm güçü elinde toplamasının hayvanlara eziyete dönüşmesine bir tepki.
http://www.peta.org/ (people for the ethical treatment of animals) (hayvanlara etik davranan insanlar)
Amerika'da her yere broşürlerini bırakır bir broşüründe "hayvanlara acı vermeyi bırakmadığımız sürece biz de acı çekmeye devam edeceğiz" diyordu.
"Görmek istediğiniz değişimin kendisi olun" der Gandi.
Çünkü içimizdeki hayvan mezarlığı ile asla huzur bulamayacağız.
Ben bu yüzden vejeteryanım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder