Terminatör
Terminatör filmi paradoksal kurgusu ve Arnold Schwarzenegger'in robot karekteri ile gerçek bir fenomendir benim için. Bir de nedense müziği çok etkiler beni.
Konumuz bunlardan çok Sara O'connor . Terminatör II'de Sara gelecekte dünyayı ele geçirecek robotlara karşı isyanın lideri olacak olan oğlunun lider olacağını ve dünyanın robotlar tarafından ele geçirileceğini bilmektedir. Bu yüzden de o güne kendini ve oğlunu hazırlamaktadır.
İnsan yaşamı öngörülemezlik üzerinden gelişir, doğal seçilimden öğrendiğimiz bir gerçek var; "en güçlü ya da en zayıflar hayatta kalmaz, çevresine en iyi uyum sağlayanlar hayatta kalır."
Duygusallık kişisel ilişkilerde, diğer insanları anlamada ve tanımada ve bizi insan yapan en önemli unsurlardan biridir. Güzeldir. Ancak fazla doğu tipi duygusallık ölümcüldür.
Dramdan beslenmek gerçeği bir sis tabakası ile örtmek demektir, çünkü dramı kötü kader ile eşleştirir ve bütün sorunların kaynağını dışımıza bağlarız. Ölümcül değildir; öldürmez sürüm sürüm süründür.
Kıyamet günün geleceği kesindir, hayatın doğal akışının bir sonucudur bu. Her canlı doğar büyür ve ölür. Ölümsüzlük anlam arayışındaki insanın uydurmasıdır. Öleceğim, öleceksin, ölecekler; öleceğiz... Her canlı bu anı yaşayacak, bilmediğimiz ne zaman ortaya çıkacağıdır.
Hayata var olan bütün yeteneklerimizi en yetkin hale getirerek hazırlanmalıyız. Bunlardan bazıları; psikolojik dayanma eşiğimizi yükseltmek için amigdalayı devreye sokan acı çekme, korkuyu yönetme, entellektüel birikim, ekonomik yeterlilik, herkesin paniklediği anlarda "cool" kalabilme, kendini, özelikle de duygularını kontrol edebilme, bir konuya odaklanabilme, dikkatimiz, konsantrasyonumuz dağıldığında onu tekrar toplamayı öğrenmek... gibi şeyler olmalıdır. Kaliteli bir yaşam buradan geçer, bu nitelikleriniz yoksa ezik olarak yaşayacaksınız.
İçimizdeki O'connor bizim harekete geçmemizi bekliyor. Onu fark edip eğitmek yaşamımızı daha anlamlı hale getirecektir.
Yüzüklerin Efendisi
İktidar oyunlarını daha iyi anlamak için tekrar tekrar, destansı Yüzüklerin Efendisi üçlemesini izliyorum.
Bu filmlerde güç (iktidar) yüzükle simgelenmiştir. Güç (yüzük) önce Smeagol'u ele geçirir ve onu Gollum'a dönüştürür. Gollum artık iyi ve kötü arasında gidip gelen bölünmüş bir kişiliktir...
Frodo'ya verilen görev yüzüğü yok etmek için Mordor'a götürmektir ve saf iyidir. Ama yüzük onu da ele geçirecektir. Eğer yarım akıllı Sam ve Gollum'un yüzük hırsı olmasa yüzük Frodo'yu da esir edecekti.
Saruman ve Gandalf başta iyi taraftadırlar ama Saruman gücün baştan çıkaracılığına dayanamaz ve saf kötülüğü simgeleyen Sauron'un tarafına geçer ve ilk iş olarak kankası, eski dostu Gandalf'ı tutsak eder. İnsanların dünyasında bütün sosyal hareketlerin devrimlerin lider kadroları önce arkadaşlarını harcar. Bir güç odağı olduğunuzda etrafınızdaki yakın arkadaşlarınıza dikkat edin. Yoksa, "Sen de Brütüs?" dediğinizde çok geç olur.
Gandalf yüzüğü taşıma, ona sahip olma şansı olduğu halde bu gücü iyilik için kullanacağını ve bunun dengeyi bozacağı bu yüzden daha kötü olacağını düşündüğü için kabul etmez.
Yüzüğü yok etme işi Frodo, Sam ve Gollum'a ve bilge Gandalf'ın öngörülerine ve gücüne kalmıştır.
Mordor'a giden yol çetindir. Gollum her fırsatta yüzük için her numarayı çevirir. En sonunda Frodo'yu Sam'in kötü olduğuna inandırır. Frodo yolda bulduğunu yola çıktığına tercih etmiştir.
Güç (iktidar) öyle bir hastalıktır ki, Frodo'yu da son anda ele geçirir ve yüzüğü Mordor Dağı'nın ateşine atmaktan vazgeçmek ister. Sam ve içindeki iyi buna engel olur ve yüzükten kurtulurlar.
Güç zehirler ve ne yazık ki kötüler yetersiz oldukları için gücü daha çok severler, iyilik için güçü kullanan çok azdır ama trafikten, sokağa hayatın her alanında kötüler gücü dibine kadar kullanmaktan çekinmezler.
Bu arada fantazi ya, orklar, elfler, insanların... arasında geçen bu güç ( iktidar ) savaşında kan gövdeyi götürür.
Yüzüklerin Efendisi'nden öğrenecek çok şey var. Ben en son iki gün önce beşinci kez izledim. Daaa da çok izlerim.
İzleyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder